Çok Okunanlar
Karakter boyutu :  18 Punto16 Punto14 Punto12 Punto
Nalan KUZU
Nalan KUZU
Nur Serter'in ikna odaları ve türban İDDİANAMEm

İDDİANAME

Sayın  : Nalan Kuzu

 

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 07/09/1998 tarih ve 19922 sayılı yazısı Üniversitemiz Rektörlüğünün 22/09/1998 tarih ve 767-5833sayılı yazıda Üniversitelerde Kılık-Kıyafet hususunda yeni bir düzenleme getirilmiştir.Söz konusu yazı öğrencilere ilan edilmişti.Söz konusu yazıya riayet etmediğiniz ve derslere başörtülü olarak devam ettiğiniz tespit edilmişti.Üniversitemiz Disiplin Kurulu tarafından bu konuda KINAMA cezası ile cezalandırılmıştınız.Güz yarıyılı arasınavlarında da yine başörtülü olarak sınavlara girdiğiniz ve aynı suçu işlemeye devam ettiğiniz, müdürlüğümüze verilen dilekçelerden anlaşılmaktadır.Konuya ilişkin savunmanız için 04/12/1998 tarihinde saat 15,30 da okulumuzun 104 nolu salonunda hazır bulunmanız gerekmektedir.Hazır bulunmadığınız takdirde savunma hakkınızdan vazgeçtiğiniz ve mevcut bilgilere göre hakkınızda gerekli işlemin yapılacağının bilinmesini rica ederim.

 

Yukarıda yazdığı gibi yıl 98' uzak bir şehirde hayatı algılamaya çalıştığım,yarım zamanlarım.Çağdaşlık,gericilik,yobazlık,modernlik,örümcek kafalılık,bağnazlık ifadelerinin vurdukça etrafa tozan bir un çuvalı gibi ordan oraya serpiştirildiği,yarım zamanlarım.

 

Prof.Dr.Nur Serter'in ikna odalarına uğramışlıklarım ve ellerim titreyerek 'düzene, sisteme,sosyal yaşama herhangi bir başkaldırım olmadan,hiçbir örgüt bağlantım olmadan,  siyasal akım temsilcisi hiç olmadan (aile ve moda deyimle mahalle baskısından uzak) kendi tercihim olan örtünme,başörtülü okula girme hakkımın devam etmesi için savunma imzalamışlıklarım olan yarım zamanlarım.

 

'Benim doğrumdan başka doğru olamaz' tarzı bakışlar ve ses tonuyla,sizi 'doğuştan öteki olmuşsun'psikolojisine sokmaya çalışan  Prof.dr.bir hemcinsinizinkarşısında, kızı yaşında bir öğrencisi olarak,yarım zamanlarım.

 

Paradigmalarında kaybolmuş,sert yüz ifadesiyle,'başörtüsünün sadece evde oturabilecek kızlar için ideal bir takıntı olabileceğini'makam,koltuk ve parayla birlikte gelen iş özgürlüğünün tırnak içinde 1 metre bez parçasının çok üstünde olduğunu anlatan o sahte yüz ifadesiyle karşı karşıya olduğum yarım zamanlarım.

 

Özgürlük denilenin sınırının,alt limitinin ve üst limitinin,kendini  demokrasi savunucusu olarak deklare edenlerin tekelinde olduğunu öğrendiğim yarım zamanlarım.

Önce sözle uyarı,sonra kınama,sonra yazılı iddianamelere verilen savunma dilekçeleri, 1 gün, 1 hafta, 1 ay nihayet bir dönem uzaklaştırılmalar...Anlamaya çalışmak için vargücümle mücadele ettiğim ancak  bir türlü anlayamadığım 'buraya kadar' mesajları ve yarım zamanlarım...

 

Yıl 2001,ne zaman bitecek,bitmeyecek mi denilen,kendini tamamlamaya çalışırken,yorulmaya başlanılan oysa daha bitmedi 2,perde daha vahim dedirten  kamusal alan doktrinleri...

 

Bu kez yine bayan,yine profesör,yine korkulu rüya görmemize neden olan Sayın Türkan Saylan bilmecesi.'Çocuklar namaz kılmak yerine bale yapsın,kutlu doğum bir şov,yaradılış hurafe, incileriyle ekranlarda, inandığım ve çoğunluğun inandığı değerleri olmaması gerekenle eş tutan,çağdaşlık tutkunu bir zihniyet ve dönemin Cumhurbaşkanı Sayın Sezer tarafından yök üyeliğine atanan ender şahsiyet.

 

Hergün :'bugün acaba bizi okula alırlar mı?

 Hangi dersten kaç gün devamsızlık yapsam?

Okuldan atılırsam acaba ne yaparım?

Ve bir dolu soruyla,buğulu gözlerle, umudu katık edip geceye,uykusuz,zor zamanlarım!

 

Yıl 2009

Şehir farklı,mekanlar farklı,insanlar farklı,senaryolar farklı,ancak roller aynı...Kamusal alan,öteki,yasak,kural,yerin dışarısı,zihniyet paralellikleri..

 

Başörtülü varolma mücadelesi,sağır sultanın bile duyduğu,duyması gerekenlerinse hala kulaklarını tıkadığı, sonunu söylerken boğazımın düğümlendiği, yanık içli bir türkü..Ötesi yok!

 

 

Bu yazı toplam 25887 defa okunmuştur.  
Kalan Karekter Sayısı : 500
nursel ferli / 01 Ağustos 2009 Cumartesi 10:23
YAZIK!!
bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne..acırım billahı tükürsem yüzüne..nekadar anlamlı bir mısradırki yazık bu kendini insan zanneden varolmuş birtakım zavallılara....bumudur medeniyet..bumudur okumuşluk..din hak adalet...???!!!
100 %
Beğendim
Beğenmedim
Nursel ferli / 18 Temmuz 2009 Cumartesi 11:47
bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne..acırım billahı tükürsem yüzüne..nekadar anlamlı bir mısradırki yazık bu kendini insan zanneden varolmuş birtakım zavallılara....bumudur medeniyet..bumudur okumuşluk..din hak adalet...???!!!
100 %
Beğendim
Beğenmedim
nida koca / 28 Nisan 2009 Salı 03:00
yazıyı okuyunca çokduygulandım,yazılarınızı Eskişehir'den takip ediyordum bu hafta ADANA'YA geldim,sizinle tanışmayı çok isterim,entellektüel bir kimliğiniz olduğunu düşünüyorum,ulusal medyada olmanızı ve yazılarınızı aynı kalitede sunmanızı dilerim.Başarılar
100 %
Beğendim
Beğenmedim
fatih çakır / 27 Nisan 2009 Pazartesi 12:37
bırakın herkes istediği şekilde giyinsin.isteyen mini etekle ki zaten serbest,isteyen başı kapalı,isteyen açık.nedir bu baskıcılık?korkunuz nedir?anşaşılır gibi değil.
100 %
Beğendim
Beğenmedim
ayşe / 26 Nisan 2009 Pazar 23:47
firavun ölelei kaç bin yıl olmuş ölmüşte ne olmuş soyu tükenmemiş.her kes kendine biçilen rolü yaşar.Ne yapsınlar onalrın yoluda bu.Ya bizler giyiminden inanışından dolayı horlananlar ya biz de karşı taraf gibi düşünen bireyler olsaydık şükredin ki zulmeden değil uğrayanız.Bu da bu kanuya başka bir bakış acısı.
100 %
Beğendim
Beğenmedim
güneş onüç / 26 Nisan 2009 Pazar 02:55
yazı için çok teşekküler güzeldi devamı bakı olsun
100 %
Beğendim
Beğenmedim
Ugur ATA / 25 Nisan 2009 Cumartesi 22:43
Allah ı bilmeyen Profesör zır cahildir. Bu yasakcı zihniyetin baskısı esnasında ben de öğrenciydim. Bu ülkeyi bunca zaman nasıl bir dayatmayla yönettiklerini ilk o zaman gördüm.. Başo kapalı kardeşlerim, başı açık kardeşlerim el ele dersleri protesto ediyorlar.. Ama anlayan kim.. 3 maymunu oynayan yöneticiler.. Birilerine yaranma kaygısı ile yapılanlar... O kardeşlerimin gözlerinden süzülen 1 damla gözyaşının hakkını bile ödeyemezler... Rabbim büyük.. İntikam alanların en hayırlısı Allah'tır. Ama ülkeme yazık.. şu anda içindeki doğal kaynaklarıyla , gücümüzle, zekamızla Japonyayla yarışmamış gerekirken kendi gölgelerimizle dövüşmüşüz, kendi içimizden çıkan hainlerle frenlenmişiz. Ne demiş Üstad;
Bıçak soksan gölgeme,
Sıcacık kanım damlar,
Gir de bir bak ülkeme;
Başsız başsız adamlar…
Ağlayın , su yükselsin
Belki kurtulur gemi.
Anne, seccaden gelsin;
Bize dua et , emi!

Dua edin, dua edelim, herşey daha iyi olacak inşallah...
100 %
Beğendim
Beğenmedim
nursel ferli / 24 Nisan 2009 Cuma 23:46
bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne..acırım billahı tükürsem yüzüne..nekadar anlamlı bir mısradırki yazık bu kendini insan zanneden varolmuş birtakım zavallılara....bumudur medeniyet..bumudur okumuşluk..din hak adalet...???!!!
100 %
Beğendim
Beğenmedim
Belma / 24 Nisan 2009 Cuma 23:03
96-97 yıllarında ben de üniv.öğrencisiydim.Başörtüsü ile sıkıntısız diyecek kadar sonraki sıkıntılara nazaran az bir sıkıntıyla okudum.fakat benden sonra başlayan ve hala süregelen bu sıkıntıların da yeter artık diyerek durmasını istiyoruz.Ne istiyorlar bilmiyorum.Nasıl hesabını verecekler hak dünyada.Kayıt esnasında başörtülü fotoğraf kabul edilmeyişi o kadar zoruma gitmişti ki daha büyük sıkıntı yaşayan dostlarım canım arkadaşlarım ve sayın yazar hanımefendi adına büyük üzüntü duymaktayım.Benim öğrenciliğim dönemlerinde de mescit olarak kullanılan bazı odalara kilit vurulmuştu bilmem kimlerin fikriydi neden bu yollara başvurulmuştu daha sonra insanların büyük çabayla ibadet etmek isteyip te eziyetvari mekanlarda ibadetlerini yerine getirmek isteyişlerini Cenabı-ı Hak görüyordu.Rabbim sıkıntı yaratan insanlardan er geç bunun hesabını soracaktır.Kimsenin yaptığı yanına kalmaz.Neden diğer arkadaşlar istedikleri kıyafetlerle okul v.s.farketmeden özgürce gelebiliyorlar da başörtülü kızlarımıza engel koyuluyor...
100 %
Beğendim
Beğenmedim
neşe kayacı / 24 Nisan 2009 Cuma 13:17
Nur Serter ve Türkan Saylan! Bu isimleri yıllardır duyarım.Bu şahıslar hep siyasi fikirleriyle ve davranışlarıyla gündemdeler. Nur Serter profösör şu an CHP milletvekili, Türkan Saylan cüzzam konusunda önemli araştırmaları olan bir isim ve bu konudaki başarısıyla takdire şayan. Bunlar gerçekten güzel. Amaaa,bu insanların dertleri nedir? Merak ediyorum.Benim başörtümle ne alıp veremedikleri var.Beni onların ne giydikleri ilgilendirmiyor yada nasıl yaşamayı tercih ettikleri.Bu ülkedeki her insanın yükselmek isteyeceği, gıbta edeceği mevkilere gelmişler.Derdiniz nedir? Bilimsel başarılarınızla analım sizi,gurur duyalım.Ünvanlarınızın altını doldurmaya çalışın.Bizim bilim adamlarımız diyelim. Emin olun başörtüsü savaşınız size birşey kazandırmayacak, utançtan başka!
100 %
Beğendim
Beğenmedim
SEDA / 24 Nisan 2009 Cuma 11:22
99 yıllarında üniversite öğrencisiydim,baş örtülü değilim ama üniversitenin girişinde baş örtülü arkadaşlarımın polis zoruyla içeriye alınamamasını hala içime sindiremiyorum...Yağmur yağıyordu birgün hiç unutamam ben ve benim gibi başörtülü olmayan ve erkek arkadaşlarla kantinde sıcak çaylarımızı yudumlarken biz, sırf başörtülü oldukları için bahçeye dahi alınmayan yağmurda ıslanan başörtülü arkadaşlarım..onlar yağmurda ıslanıyor biz çay yudumluyoruz bu nasıl bi adalettir!! hala aklım ermiyor...10 yıl oldu ve durum hala aynı..değişsin artık bişeyler...Ben başörtülü olmadığım için mezun oldum ve güzelde bi mesleğim var ama sırf inançları uğruna başörtülü oldukları için eğitim ve meslek edinme hakları ellerinden alınanlar...
100 %
Beğendim
Beğenmedim
Yazarın Diğer yazıları
Sitemizdeki yazı ve resimlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
AmdYazılım
Güneydoğu Haber