Bakmayın,

'Hatasıyla sevabıyla' olarak kullandığımıza. TDK'de yanlış geçtiğine'

Aslında 

"Hatasıyla savabıyla" dır doğrusu

Zira 

Sevâb "ecir, mükafat" demek, 

savâb ise "doğru, yanlış olmayan."

 

 

Yani ya,

'Hatasıyla savabıyla'

ya da 

'Günahıyla sevabıyla' denmeli.

 

 

A harfini E ye dönüştürdüğümüz deyim varsa tam tersi  olan bir de atasözümüz var..:)

Hatırlayın, yıllarca, 

'Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz' dedik. 

Sonra dendi ki gerçeği 

'Ane' 

Bağdat yakınında bir yer, 'Yar' da uçurum demek.

Yani,

'Ane gibi yar (uçurum) Bağdat gibi diyar olmaz'

Haritaya bakınca Bağdat yolu üzerinde Ane adlı bir yer var. 

Fakat, Ane'de bahsedildiği gibi'ünlü ve sarp bir uçurum' yok. Bilakis düz bir coğrafya'. Eeeee, savabı nedir o zaman

 

 

Gelin görün ki, 

'Galat-ı meşhur lugat-ı fasihten evlâdır.'

(Galat, hata; fasih; anlaşılır (açık) söz demek.)

Yani, 'çok bilinen, yaygın kullanılan bir yanlış ifade, sözlükteki doğrusundan daha iyidir, yeğdir' anlamında!

Gerçeğini bilsek de çoğunluğun kabul gördüğünün dışına çıkmak zordur. 

Misal,  geçenlerde bir söyleşide bir konuya ithafen , 

!Ateş olsan cirmin kadar yer yakarsın! atasözünü kullandım, 

kürsüden indiğimde birkaç kişi 'cürüm' dedi... Yanlış telaffuz ettiniz.

Ne mi oldu?

Kelimenin etimolojisinden girdik,

'Cirim; hacim, cüsse, 

cürüm;  kasıtlı olarak işlenmiş suç' dedim ve azla yetinmeyip benzer örneklerini de çokça sıralayınca ayakta yarım saat geçti.

Sanırım içlerinden, 'günahımız neydi' diye geçirdiler. 

 

 

Günahıyla sevabıyla, hatasıyla savabıyla bir gönderinin daha sonuna geldik.

Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla kalın'

 

 

(Bu arada, yazıya görsel ararken şunu fark ettim.

Torunlara kitap okuyan yaşlılarımız genelde  erkek olarak resmedilmiş. Ressam dostlardan kitap okuyan büyükanne resimleri bekliyoruz.